20 Ağustos 2009 Perşembe
Gözlerinin etrafındaki çukurlar derin, yutuyor beni.
-Yaşlı, çok yaşlı- Elleri birbirine geçmiş çubukların üstüne gerilmiş, sararmış birer parşömenden ibaret.
-Öldürmesem zaten ölecekti- Zor ayakta duruyor, romatizması da bu konuda hiç yardımcı olmuyordu doğrusu. Merhaba diyen sesim çalındı kulağıma.
-Konuşmayacaktın, salak, böyle yapamadığını biliyorsun- Sevecendi bakışları, içeri davet etti, reddedemezdim. Daha mı iyi olurdu evin içinde olması? Karar veremedim. Zaten olan olmuştu. O anda garip bir durum oldu. Ayağı takıldı.
-Yo, hayır, böyle olmamalı- Atıldım, çok geçti, yine olan olmuştu. Yürüdüm sokaklarda.
-Ne zaman kendi hayatımın kontrolünü elimde tutabileceğim?-
Yanlış soru.
1 Comment:
doğru soru hiçbir zaman olamayacak galiba ne acıdır ki...
Post a Comment